İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin özel desteğiyle 19 Mart – 26 Nisan tarihleri arasında Pilevneli Dolapdere’de İstanbullularla buluşan Refik Anadol’un “Makine Hatıraları: Uzay” sergisi, 15 gün boyunca serginin ana sponsorları arasında yer alan Kültür AŞ’nin Kültür.İstanbul YouTube hesabında deneyimlenebilecek. Böylece pandemi koşullarında sınırlı sayıda ziyaretçinin izleyebildiği sergi hem tüm İstanbullularla hem de Türkiye genelindeki sanatseverlerle buluşacak.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin özel destekçisi olduğu, iştiraklerinden Kültür AŞ’nin ise ana sponsorları arasında yer aldığı Refik Anadol’un “Makine Hatıraları: Uzay” sergisi, 19 Mart – 26 Nisan tarihleri arasında Plevneli Dolapdere’de sanatseverlerle buluşmuş, pandemi koşullarında limitli sayıda ziyaretçi ağırlanan serginin kapısında kapanış gününe kadar uzun kuyruklar oluşmuştu. İBB ve Kültür AŞ’nin destekleriyle sanatseverlerle ücretsiz buluşması sağlanan serginin hem daha çok İstanbullu hem de Türkiye genelindeki sanatseverler tarafından deneyimlenebilmesi için Kültür AŞ’nin Kültür.İstanbul YouTube hesabında “360 Derece Sergi Turu” ve “Tam Sergi Turu” başlıklarında 2 özel video yayınlandı.
Kültür AŞ’nin Kültür.İstanbul YouTube hesabında izlenebilen “360 Derece Sergi Turu”nda serginin katları içinde istediğiniz gibi gezinebiliyor; sergiyi tamamen kendi bakış açınızla deneyimleyebiliyorsunuz. Bilgisayar, cep telefonu ya da tabletinizden hiçbir ek özelliğe ya da donanıma ihtiyaç duymadan izleyeceğiniz videoda, sol üst köşede yer alan yön tuşlarına basarak, bilgisayar farenizi istediğiniz yöne hareket ettirerek ya da bilgisayarınızın dokunmatik ekranına tıklayıp görüşünüzü yönlendirerek sergiyi deneyimleyebiliyorsunuz. 360 Derece Sergi Turu’nu akıllı telefon ya da tabletinizden ise videoyu YouTube uygulaması üzenden açarak, cihazınızı sağa, sola, yukarıya ya da aşağıya doğru oynatarak ya da doğrudan parmağınızla ekranda sağa sola ve yukarı aşağı hareket ettirerek izleyebiliyorsunuz.
Kültür.İstanbul YouTube hesabından ulaşabileceğiniz “Tam Sergi Turu” ise serginin giriş kapısından itibaren tek tek katarı gezebildiğiniz, eserlerle ilgili bilgileri Refik Anadolu’dan dinleyebileceğiniz, size özel bir sergi turu videosu. Refik Anadol “Makine Hatıraları: Uzay” sergisinin bu 2 farklı deneyim videosunu, Kültür AŞ’nin Kültür.İstanbul YouTube hesabında izleyebilirsiniz.
Refik Anadol “Makine Hatıraları: Uzay” sergisi hakkında
Yapay zekayı bir araçtan ziyade takım arkadaşı olarak gören medya sanatçısı Refik Anadol, bir süredir evreni, insan duyularını, makineleri ve belleği anlamak için kullandığımız, birbiriyle ilişkili anahtar kavramları, dijital sanat ve mimari merceğinden bakarak araştırıyor. Los Angeles’taki Refik Anadol Studio’nun İstanbul’da bugüne kadar gerçekleşen en kapsamlı kişisel sergisi “Makine Hatıraları: Uzay”, astronomik araştırmaların insanlık tarihindeki yerini gözler önüne seren ve uzayla ilgili büyük veri kümelerine ışık tutan yeni bir kavramsal çerçeve sunuyor. “Makine Hatıraları: Uzay”, evrenin derinliklerini keşfetmeyi amaçlayan bilimsel girişimler ve makine zekası kullanılarak yapılan görsel spekülasyonlar aracılığıyla, bilgi kümelerinin açık uçlu estetik olanaklara dönüştüğü alternatif bir veri evreni yaratıyor.
Refik Anadol hakkında
Refik Anadol, 7 Kasım 1985 yılında İstanbul’da doğdu. Lisans eğitimini İstanbul Bilgi Üniversitesi Görsel İletişim Tasarımı Bölümü’nde fotoğraf ve video alanında en yüksek onur derecesiyle bitirdi. Ardından Los Angeles, Kaliforniya Üniversitesi (UCLA) Medya Sanatları Tasarımı Bölümü’nde yüksek lisans eğitimini tamamladı. Halen UCLA’in aynı bölümünde öğretim görevlisi ve misafir araştırmacı olarak görev yapıyor. Anadol, ilk dönemlerinde özellikle kamusal alanlarda sergilediği, mimari odaklı verilerle oluşturduğu heykeller ortaya koyuyordu. Zamanla, birçok farklı alandaki veriyi yapay zeka programlarına işleyerek yine kamusal alanlarda sergilemeyi tercih ettiği dev projelere yöneldi. Son zamanlarda makinelerin hafızasına, yani makinelerin verileri algılama ve düşünme biçimlerine yoğunlaşan Anadol, imza attığı projelerde görsel, işitsel, sismik, coğrafi, meteorolojik, kültürel ve akla gelebilecek her türlü veriyi aralarında NASA ve Google’ın da bulunduğu dev kurumlarla iş birliği yaparak topluyor. Sonrasında, dünyanın ve insanların yaşamını sürdürürken gayri ihtiyari oluşturduğu bu verilerle, projeye özel yazılan algoritmalarla çalışan yapay zeka programını besliyor. Böylelikle sanatçı, içinde yaşadığımız teknolojinin ve makinelerin verileri nasıl algıladığını, yorumladığını gösteren veri heykelleri yaratıyor.