Kamufle: “Rap yapan bir insan kafasının içinde bir stüdyo ile geziyordur!”

Türkçe rap’in önemli isimlerinden Kamufle ile 17 Mart’ta gerçekleşecek Yerin Altında konseri öncesinde bir araya geldik; müzik yolculuğuna dair merak ettiklerimizi sorduk. 


Müzikle ilgilenmeye başladığınız 2004 yılından bu yana, tercihleriniz ya da beğenileriniz nasıl şekillendi? Müzik türleri içinde rap’e olan ilginiz nasıl oluştu?

Ben müziğe “alaylı” diye tabir ettiğimiz mevzuyla giriş yaptım. 2004-2005 yıllarında odaklandığım en önemli reflex ritim ve hikâye idi. Hip-hop kültürüne kanalize olmamın en büyük sebebi diğer müzik türlerinden daha farklı enerjisi vardı ve Rap müzik dışında içinde Break Dance, Graffiti, Dj’lik
gibi farklı görsel elementler barındırmasıydı.

Sektör içinde bulunduğunuz noktayı nasıl değerlendiriyorsunuz? Kamufle’nin bir sonraki planı ya da müzikal projeleri nedir?

Daha yapmam gereken çok şarkı, çok proje ve orijinal fikirlerim var. Hepsini hayata geçirmek için bol bol pratik yapıyorum ve gündeme dair hayata dair konuları anlatacak yeni sözler karalıyorum. Bir sonraki plan her zaman daha fazla müzik daha fazla konser vermektir.

İlham aldığınızı söylediğiniz isimlerden dinlediklerinize kadar müziğin çok çeşitli türlerine ilginiz olduğunu görüyoruz. Yaptığınız müziğin yönünü belirleyen ya da yaratıcılığınızı besleyen unsurlardan biri de her türden müziğe kulak vermeniz olabilir mi?

Kesinlikle! Müzik yapılırken genel olarak bir beatmaker sample dünyasına düşer, o dünyada sınırsız müzik ve sınırsız yaratıcılığa odaklandığınız milyonlarca müzik dinlersiniz. 50’s, 60’s, 70’s, jazz, soul, funk, arabesk, pop, rock hiç sonu yoktur. O bakımdan bu durum yaratıcılığınıza sirayet ediyor. Müzik yaparken yeni vokal teknikleri uygulayabiliyoruz gibi gibi.

Rap’in içinde eleştiri barındıran bir müzik türü olduğunu düşünürsek, bir şarkının ortaya çıkması için sizi tetikleyen şeylerden biri de budur diyebilir miyiz? Sözcüklerin bir araya gelmesi için motivasyonunuz nedir?

Motivasyon kaynağını tamamen “yükselmek” başlığı altında açıklayabilirim. O anki ruh halinize göre ya da sokakta gördüğünüz bir şey ile alakalı yada politik bir durum! Aşk, hüzün, gamsızlık, mutluluk ya da lokantada çalan bir enstrümental müziğin üstüne Freestyle. Gerçekten rap yapan bir insan kafasının içinde bir stüdyo ile geziyordur!

Kültür sanat odağında İstanbul’u düşünürsek yaptığınız müziğin özü ile şehir arasında nasıl bir ilişki kuruyorsunuz?

Ben yedi göbek İstanbulluyum! O bakımdan şehrin hemen hemen tüm renklerine bir tutam hakimim. Zaten bir önceki soruda verdiğim konu başlıklarını İstanbul’da dibine kadar yaşıyorsun. Birisi İstanbul dediği zaman kulağında muazzam şekilde Doğu-Batı sentezli bir müzik çalmaya başlar. İstanbul çok hip-hop bi şehirdir.

Multidisipliner bir sahneye dönüştürülen Müze Gazhane -2. Kat’ta gerçekleştirilen ve alışılmışın ötesinde bir deneyim sunan Yerin Altında konser serisi hakkında neler söylemek istersiniz? Bunun dışında, sizin yaşadığınız farklı mekân deneyimleri var mıdır?

Ortalama 15 senedir küçüklü büyüklü bir çok mekânda sahne alma fırsatım oldu. Yerin Altında serisini ilk Eskiz ve Al York konserleri ile deneyimledim. Mekân baya etkileyici ki aylar önce zaten Akbank Caz Festivali kapsamında Müze Gazhane’de ilk konser deneyimimi yaşadım ve bu ikincisi olacak. Seyirci ile buluşmayı heyecanla bekliyorum. Yerin altını üstüne getirelim! Peace & Love

 

17 Mart Perşembe akşamı gerçekleşecek konserin detaylarında buradan ulaşabilirsiniz.