Şehrin meydanlarını müzikle buluşturan İstanbul Kavuştayı kapsamında Beykoz Çayırı’nda coşkulu kalabalığa konser veren Can Bonomo ile müziğe ve İstanbul’a dair keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.
Siz de sonradan İstanbullu olanlardansınız. İzmir’de büyümek, sonrasında İstanbul’da yetişmek size neler kattı? “İyi ki İstanbul” diyor musunuz?
İzmir’de büyümüş olmak da, İstanbul’a doğru zamanda gelmiş olmak da çok büyük bir şans benim için. Biraz daha erken gelmiş olsaydım kafam kolaylıkla karışabilirdi. Biraz daha geç kalmış olsaydım elimdeki fırsatları kaçırabilirdim. İyi ki İzmir, iyi ki İstanbul.
Şiir kitaplarınızı sevenlerinizle buluşturdunuz. Şiire olan ilgi ve alakanız çocukluktan gelen bir merak mı yoksa zaman içerisinde yaşadıklarınız ya da yaşayamadıklarınızın bir yansıması mı? Şiirlerinizdeki derinlik nereden geliyor?
Annem alıştırmış bizi okuyup yazmaya. Çok küçük yaşımda çok komik şiirler yazmaya başlamışım. Bir kısmı hala duruyor. Hiç durmadım sanıyorum. 22 yaşıma geldiğimde yazdığım şiirlerin beni temsil etmeye başladığını hissettim. Profesyonel bağlamda şiirle mücadelem Küçük İskender’in editörlüğünü yaptığı ‘’Delirmek Belirmektir’’ ile başladı. Son yazdığım kitabım ‘’Parya Koma’’ da bana ‘’Kara’’ mahlasıyla katıldığım ‘’Yunus Emre Şiir Yarışması’’ndan bir ödül getirdi. Parya Koma’nın son kitabım olacağını hiç sanmıyorum.
Müzik tarzınızı nasıl tanımlıyorsunuz? Sevenlerinizle aranızda kurduğunuz bağı tarif edecek olsanız bu ne olur? Neden Can Bonomo?
2010 yılında stüdyoda yaptığımız işe ‘’İstanbul Müziği’’ demeye karar vermiştik. Bence bu tabir gayet güzel eskidi. Hala müziğimizi gayet güzel açıklıyor. Müziğimizi seven insanlar yolun başından beri bizlerle birlikteler. Yıllar geçtikçe çoğalıyor ve büyüyoruz. Müziğin büyümesine vesile oluyor bu durum.
Size ilham veren şey; aile, doğa, yolculuklar, varoluş…nedir?
Her şey! Yazılmış, çizilmiş, düşünülmüş, üstünkörü, doğru, yanlış, güzel, çirkin her şey bana ilham veriyor. Yoldaki motivasyon ve sabrı da ailemde buluyorum.
Çok sesli ve çok renkli kozmopolit bir yapıya sahip olan İstanbul, kültür sanat odağında sizin için ne ifade ediyor?
Her şeyin tam ortasında gibi geliyor bana İstanbul. Bu kadar esnek ve çok yönlü bir şehirde sanat yapabilmek büyük bir ayrıcalık.
Şehrin meydanlarını müziğin ritmiyle doldurmaya hazırlanan İstanbul Kavuştayı kapsamında müzikseverlerle buluşacaksınız. 6 Mart’ı sabırsızlıkla bekleyen sevenlerinize ne söylemek istersiniz?
İstanbuuuuul!!!! Teşekkürler, teşekkürleeer!!!!