Türk Hikâyeciliğinin İlk Temsilcilerinden Ömer Seyfeddin Ölümünün 97. Yıl Dönümünde Anılacak.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür Daire Başkanlığı Kültürel Etkinlikler Müdürlüğü; düşünceleri ve ortaya koyduğu eserler ile bugünümüze ışık tutan çağdaş Türk hikâyeciliğinin ilk temsilcilerinden Ömer Seyfeddin ölümünün 97. yıl dönümünde anılacak.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür Daire Başkanlığı Kültürel Etkinlikler Müdürlüğü, kültür sanat hayatımıza eserleri ve fikirleri ile katkı sağlayan Türk edebiyatının önemli şahsiyetlerini anmaya devam ediyor. İBB Kültürel Etkinlikler Müdürlüğü, Türk dili ve edebiyatında sadeliği savunan ve kısa hikâyeciliğin duayenlerinden olan Ömer Seyfeddin özel bir program ile anılacak.
“Ömer Seyfeddin Özel Programı”, 26 Mayıs Cuma günü saat 18:00’de İBB Ali Emiri Efendi Kültür Merkezi’nde gerçekleşecek. 36 yıllık ömrüne birçok eser sığdıran ve Türk edebiyatına yeni bir soluk getiren Ömer Seyfeddin’i anma programı, 18.00’de başlayacak. Program, Ömer Seyfeddin’in hayatını anlatan belgesel gösteriminin ardından iki oturumda gerçekleşecek panel ile devam edecek. Panele, Ömer Seyfeddin hakkında akademik araştırmalar yapan birbirinden değerli akademisyen ve yazarlar katılacak. Programda Seyfeddin’in hayatı, edebî kişiliği, görüşleri ve eserleri ele alınacak. İlk oturumda; Prof. Dr. Nazım Hikmet Polat, Prof. Dr. M. Mehdi Ergüzel, Prof. Dr. Yakup Çelik ve Mehmet Miyasoğlu tebliğlerini sunacak. İkinci oturumda ise Prof. Dr. Sema Uğurcan, Prof. Dr. Yaşar Şenler, Prof. Dr. Abdullah Şengül ve Eren Miyasoğlu konuşma yapacak. Akabinde değerlendirme oturumuyla program tamamlanacak. Etkinlik, halka açık ve ücretsiz olarak düzenlenecek.
“Millî Edebiyat Akımı”nın öncüsü Ömer Seyfeddin
Türk toplumuna köklerini ve millî şuûru hatırlatacak birbirinden kıymetli hikâyeler bırakan Ömer Seyfeddin, 1884’te Balıkesir’in Gönen ilçesinde doğdu. Öğrenimine Gönen’de başlayan yazar, daha sonra İstanbul’da eğitimine devam etti. 1903'te İstanbul'da Mekteb-i Harbiye'den mezun olduktan sonra teğmen rütbesiyle orduya katıldı. Balkan Savaşı’nda cephelerde savaşan Ömer Seyfeddin, İstanbul’a dönünce kısa bir süre "Türk Sözü" dergisinin başyazarlığını yaptı. 1914'te Kabataş Lisesi'ne edebiyat öğretmeni olarak atanan Seyfeddin, ölümüne dek bu görevini sürdürdü. İlk şiiri "Hiss-i Müncemid", “Ömer” imzasıyla 1900'de "Mecmua-i Edebiye"de; ilk öyküsü olan "İhtiyarın Tenezzühü" ise 1902'de Sabah gazetesinde yer aldı. Selanik'te yayınlanan "Genç Kalemler" dergisindeki yazılarıyla ünlenen Ömer Seyfeddin’in aynı dergide Nisan 1911'de yayınlanan "Yeni Lisan" başlıklı yazısı "Millî Edebiyat Akımı”nın başlangıç bildirgesi olarak kabul edildi. Yazılarında, yalın, halkın konuştuğu ve anladığı bir dil kullanmak gerektiğini savunan yazar, Türkçe'nin Arapça ile Farsça sözcüklerden arındırılması gerektiğini vurguladı. Birinci Dünya Savaşı yıllarında "Yeni Mecmua"da yayınlanan öyküleriyle edebiyat dünyasında büyük ses getiren Ömer Seyfeddin, Maupassant tarzı (olay) öykücülüğün kurucu ismidir. Yazarın eserlerden bazıları şunlardır: Harem, Yüksek Ökçeler, Gizli Mabed, Beyaz Lale, İlk Düşen Ak ve Nokta (Hikâye); Ashâb-ı Kehfimiz, Yalnız Efe ve Efruz Bey (Roman).