Bakan Ersoy, İBB tarafından restore edilen Tekfur Sarayı ve Anemas Zindanı’nı ziyaret etti

Yetkililerden bilgi alan Ersoy, “Bu tarihi eserlerin restore edilmesi ve turizme kazandırılmasında İstanbul Büyükşehir Belediyemizin büyük emeği var. Gerçekten çok başarılı bir çalışma yapılmış. İstanbul’un her yeri tarih. Bu nedenle tarihi eserlerin restorasyonu ve yeni müzelerin ziyarete açılması hedefiyle İstanbul’da turizmin gelişmesine ve ekonomik kalkınmasına katkı sağlayacağız” dedi.

Fatih Edirnekapı’daki Tekfur Sarayı Müzesi, Anemas Zindanı ve Kazasker İvaz Efendi Camii’in restorasyon çalışmaları İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından tamamlandı. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy da bugün ziyarette bulundu. Bakan Ersoy’a; İBB Genel Sekreter Yardımcısı Çağatay Kalkancı, İBB Kültür Varlıkları Daire Başkanı Hüseyin Tok, Kültür Daire Başkanı Rıdvan Duran, Kültür AŞ Genel Müdürü Kemal Kaptaner, mimarlar ve arkeologlar eşlik etti.

Bakan Ersoy, önce Tekfur Sarayı Müzesi’ni ziyaret etti. Kazılardan çıkarılan ve müzede sergilenen tarihi eserleri yakından inceledi. Restorasyon sürecini yöneten Arkeolog Prof. Dr. Sümer Atasoy ve Prof. Dr. Filiz Yenişehirlioğlu, yapılan çalışmalar ve yapıların tarihçesi hakkında Bakan Ersoy’u bilgilendirdi. Ardından Anemas Zindanı’na geçti. Devam eden çalışmaları yerinde inceleyip yetkililerden bilgi aldı.

ERSOY: “İSTANBUL’UN TARİHİNİ GÜN YÜZÜNE ÇIKARARAK 
TURİZM VE EKONOMİNİN GELİŞMESİNE KATKI SAĞLAYACAĞIZ”

Ziyaretlerin ardından basın mensuplarına açıklama yapan Ersoy, “Bu tarihi eserlerin restore edilmesi ve turizme kazandırılmasında İstanbul Büyükşehir Belediyemizin büyük emeği var. Gerçekten çok başarılı bir çalışma yapılmış. İstanbul’un her yeri tarih. Bunların gün yüzüne çıkarılması ve sergilenmesi çok önemli. Bu konuda Büyükşehir Belediyemiz’in çalışmalarından memnunuz. Zaten bu gibi işlerde belediyeler önemli bir rol oynuyor. Sonuçta ilin yönetiminden belediye sorumlu olduğu için tescilli binaların, tarihi yapıların, turizm noktalarının belediye ve bakanlık iş birliğiyle geliştirilmesi en doğru yöntem. Turizmde marka şehirlerimizden olan İstanbul’a turizm alanında daha fazla yatırım yapacağız. Belediyeyle birlikte kültür, sanat, arkeoloji gibi etkinlikleri her ne kadar artırırsak, İstanbul’un marka değerine de o kadar katkı sağlamış oluruz” diye konuştu.

ERSOY: “TURİZMDE 2023 HEDEFLERİNE ULAŞACAĞIZ”

İstanbul’da turizmin gelişmesi için yatırımların devam edeceğini söyleyen Ersoy, “Türkiye’ye gelen turistin 3’te 1’i İstanbul’a geliyor. Dünyanın en büyük havalimanının da İstanbul’a açılmış olmasıyla potansiyeli çok daha artacak, bu da şehrin turizminin gelişimine ve ekonomik kalkınmasına büyük katkı sağlayacaktır. Bu sayede 2023 hedeflerimize ulaşacağız. Müze ziyaretlerinden elde edilecek gelirleri yeni müzelerin yapımına ve tarihi eserlerin restorasyonuna ayırarak daha fazla eseri turizme kazandıracağız” diye konuştu.

KALKANCI: “İSTANBUL’A HER SENE BİRKAÇ TANE MÜZE KAZANDIRACAĞIZ”

İBB’nin halihazırdaki restorasyon ve müze çalışmaları hakkında bilgi veren İBB Genel Sekreter Yardımcısı Çağatay Kalkancı ise, “Tekfur Sarayı ve Müzesi, Anemas Zindanı ile Kazasker İvaz Efendi Camii’nin restorasyon işi İstanbul Büyükşehir Belediyemiz tarafından yapıldı. Bu eserlerimizin yanı sıra İstanbul genelinde tarihi eserlerimizi aslına uygun bir şekilde restore edip turizme kazandırmak için çalışmalarımız aralıksız sürüyor. Bu kapsamda 15 müzemiz daha yolda. İstanbul Kent Müzesi’nin yüzde 70’i şimdiden tamamlandı. İstanbul’a her sene birkaç tane müze kazandıracağız” müjdesini verdi.

TEKFUR SARAYI MÜZESİ:

İlk çalışmalara 24 Mayıs 2005’te başlanan Tekfur Sarayı’nın restorasyonu 2014 yılında tamamlandı. Bu aşamada Tekfur Sarayı’nın çini eserler ile cam ve çömlek eserlerin de sergileneceği bir müze olmasına karar verildi. Bu amaçla Tekfur Sarayı’nın müze olarak kullanılması için 18 Mayıs 2017 tarihinde yeniden ihalesi yapıldı. Müze teşhir-tanzim çalışmaları da tamamlanma aşamasına gelen Tekfur Sarayı Müzesi’nin geçtiğimiz 17 Haziran 2019 tarihinde ziyarete açıldı.

Bizans imparatorları tarafından 12’nci yüzyıldan itibaren kullanıldığı bilinen Blakhernai Sarayı kompleksinin günümüze kadar ayakta kalan, en güneyde ve yüksekteki parçasını oluşturuyor. Eski bir sur duvarı ile Theodosius Surları arasına inşa edilmiş üç katlı Tekfur Sarayı’nın hangi tarihte ve kimin tarafından yaptırıldığı kesin olarak bilinmiyor. 1718-1719 yılında İstanbul’da çini yaptırılması kararlaştırıldığında Tekfur Sarayı avlusunda çini imalathanesi kurulmuş. Burada yapılan çiniler ‘Tekfur Sarayı Çinileri’ olarak adlandırılmış. 19’uncu yüzyılın başlarında ise burada bir de yişehane açılmıştır. 1864 yılında çevredeki evlerde çıkan yangında sarayın önemli birimleri, mermer yapı taşları ile iç donanımı ve güneydoğu köşesindeki balkon büyük zarar görmüş.

20’nci yüzyılın başında harabe halinde olan yapının yıkılmasını önlemek için avlu cephesini taşıyan sütunlar demirden dikmelerle desteklenmiş, 1955-1970 yılları arasındaki onarımda bu demirlerin yerine mermer sütunlar konulmuş.

ANEMAS ZİNDANI:

Anemas Zindanı olarak adlandırılan mahzenler, İstanbul'un kara tarafı surlarının bitişiğinde Eğrikapı yakınında yer alıyor. Mahzenler, Kazasker İvaz Efendi Camii'nin bulunduğu burçtan başlayarak, Haliç'e doğru iniyor. Blahernai Sarayı'na ait oldukları anlaşılan mahzenler ve kuleler genişçe bir kompleks oluşturur. Üstünde 16. yy sonlarında inşa edilen İvaz Efendi Camii'nin bulunduğu terasın önünde bulunan bitişik kulelerden birine Anemas, diğerine İsaakios Angelos kulesi denilir.

2005 yılında restorasyonuna Anemas Zindanı’nda çalışmalar son aşamaya geldi. Yıl sonuna kadar çalışmaların tamamlanıp ziyarete açılması planlanıyor. Anemas Zindanı, müze ve sergi alanı fonksiyonuyla hizmet verecek.

KAZASKER İVAZ EFENDİ CAMİİ:

Cami, medrese, mektep ve çeşmeden oluşan külliyeden oluşan ve 2005 yılında restore edilerek yeniden ihya edilen Kazasker İvaz Efendi Camii’nde çalışmalar tamamlanarak ziyarete açıldı.